AHIMSA VE SAUCA İÇIN UFAK İŞARETLER

Yoga felsefesi ve pratiği üzerinde çalışırken üzerinde durduğumuz en önemli konu Yama ve Niyama’ydı. Yama ve Niyama olmadan Yoga olmaz derdi hocamız. Nedir bu yama ve niyama derseniz kısaca anlatmaya çalışayım. Yama, kaçınmamız gereken durumları kapsar ve beş alt bölüme ayrılır. Bunlar Ahimsa, Satya, Asteya, Brahmaçarya ve Aparigraha olarak sıralanabilir. Niyama ise aktifleştirmemiz, hayata geçirmemiz gereken özelliklerin tamamını ifade eder. Bunlar ise Sauca, Santoşa, Tapas, Svadyaya, Ishvera Pranidhana olarak sıralanabilir. Hepsinin detaylı tanımını bu yazıda yazmayacağım, zaten merak ederseniz googleda bulabilirsiniz 🙂

 

Ahimsa, şiddetsizlik halidir. Bedensel, zihinsel ve ruhsal her türlü şiddeti alıkoymamız gerekliliğidir. Bir bütün olarak bedenimizin ihtiyacından az ya da fazla olan herşeyi şiddet sayabiliriz. Şiddetsizlik zarar vermemektir; öldürmeyi reddetmektir. Şiddetsizlik, bütünlüğüme zarar verecek her türlü tercihten kaçınmaktır.

 

Niyama’nın ilk şartı olan Sauca ise saflık, temizlik anlamına gelir. Bunun için önce fizik bedenin saflaşması gerekir. Fizik bedenin saflaşması için gıdaların saflaşması gerekir. Duyarlı kuvvet barındıran satvik gıdalardan kaçınmak gerekir. Vücut, dil temizliği, burun kanallarının temizliği ve bağırsak temizliği yapmak gerekir. Benim için tüm bunların içinde çok önemli olan meditasyon ise zihin temizliği için en etkili yöntemdir.

 

Şiddetsizlik hali ve saflaşma amacıyla hayatımızda belli değişikliklere gideriz. Davranış ve düşünce yapımızı eğitmeye çalışırız. Yeme alışkanlıklarımızı değiştiririz. Ancak günlük yaşamın içinde fark etmeden uyguladığımız pek çok dolaylı şiddet vardır. Ahimsa için bunlara da dikkat etmek gerekir. Ya da farkında olmadan saflığımızı bozan sıradan günlük tercihler yapabiliriz. Bu yüzden alış veriş alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerekebilir. Aşağıdaki ufak işaretler hem hayatımızdaki dolaylı şiddeti önleyebilir, hem de saflaşmamıza katkı sağlayabilir. Herşeyde olduğu gibi günlük seçimlerimizde de biraz çaba göstermemiz gerekebilir. Örneğin..

 

Bir ürünün üzerinde %100 doğal yazması onun doğal olduğunu göstermez. Organik ürünlerde sentetik ve zararlı kimyasallar kullanılmamaktadır; GDO, suni gübre ve diğer toksik maddeler kullanılmadan üretilir. Organik gıda toprağı, havayı, temiz su kaynaklarını, genetik düzeni ve biyolojik çeşitliliği korur, destekler, bunların sürdürülebilirliğini sağlar. Organik ürünlerdeki, Organik Tarım Logosu insan ve çevre sağlığını koruyan üretim tekniklerin kullanıldığının garantisidir.

 

Her ne kadar ülkemizde çok yaygın olmasa da organik giysiler bulmak mümkündür. Organik giysiler % 100 organik pamuktan ya da bambudan imal edilen, teknoloji ürünü polyester ve naylon karışımlarının bulunmadığı kıyafetlerdir. Kıyafet üretimi için üretilen pamuğu, yetiştirirken kullanılan tarım ilaçları kanserojen bir yapıya sahiptir. Ayrıca giysi üretiminde ağartma, yumuşatma gibi amaçlarla birçok sentetik madde kullanılır. Kıyafet üretiminde bu amaçlarla petro – kimya ürünleri ve kimyasal bileşenler ve ağır metaller de kullanılır. Bu gibi kimyasallar defalarca yıkanmasına rağmen kıyafetlerde kalabilir. GOTS (Global Organic Textile Standart) “Küresel Organik Tekstil Standardı” damgası sadece organik giysilerde bulunur. Bu damga, giyside kullanılan pamuğun en az % 70’inin organik olduğunu, çalışanların hak ettikleri ücretleri aldığını, çalışanların kötü muamele görmediğini, ve üretimde çocuk işçi çalıştırılmadığını belgeler.

 

Kozmetik günlük yaşamımızın parçası. Şampuandan, deodoranta, makyaj malzemesine her gün kozmetik ürünler kullanıyoruz. Genel bilgilendirme yapacak olursak; Şampuanda 15, Deodorantta 15, Vücut nemlendiricisinde 32, Saç spreyinde 11, Fondötende 24, Allıkta 16, Farda 26, Rujda 33, tırnak cilasında 31, Parfümde 250 tehlikeli kimyasal vardır. Kozmetik ürünlerde kullanılan organic logosu gördüğümüz ürünlerde kullanılan içeriğin %95’i doğaldır. Yukarıda saydığım hiçbir tehlikeli kimyasalı içermez. Bununla birlikte GDO, paraben, sentetik parfüm ve boya, phenoxyethanol, alüminyum vb. de içermez. Paketi geri dönüşümlüdür. Deterjanlarımızda ise “integrally sustainable” yazısını aramalıyız. Bu doğada çözünürlüğü yüksek/ dönüştürülebilir anlamına gelir.

 

Zıplayan tavşan ya da genel olarak tavşan logosu özellikle kozmetik ürünlende, ürünün hayvanlar üzerinde test edilmediğini gösterir. Bu işaret yurt dışında cruelty-free olarak tanımlanır yani zalimlikten uzak. Hayvanlara dolaylı olarak şiddet uygulamak istemiyorsak bu işarete dikkat etmemiz gerekir.

 

Bir çok organik üretici çoğu zaman adil ticaret (Fair Trade) anlaşması ortağıdır. Adil ticaret, hammaddeden başlayan ve son tüketiciye ulaşana kadar geçen süreçte yapılan tüm işlemlerin insani, evrensel, çevresel ve ahlaksal olarak “insani” standarta bağlanmasıdır. Doğal denge, hammadde kayrnakları zarar görmez ve en önemlisi küçük üretici sömürülmez.

 

Kurbağayı izle / Watch The frog 😀