MUCIZE SENSIN :)
Ne zaman youtube’ da yarı giyinik bir pilicin oturma odasında akrobatik yoga yaptığı son videoyu izlesem, içimde bir şey yas tutuyor. Bu videoların başkalarına ilham olsun diye sunulduğunun farkındayım ve güzelliği, marifeti ve temsil ettikleri kişisel güçlenmeyi takdir ediyorum. Fakat bu görüntülerin bir yoga matından ziyade gösteri sanatlarına bırakılmasının daha iyi olduğu duygusundan kaçamıyorum. Açık olmak gerekirse bu kliplerin bazıları inkar edilemez derecede ‘klas’. İyi bir bağımsız rock delisiyim… ve yaratıcı bir bakışla bakarsak, icra şüphesiz etkileyici. Örneğin http://www.youtube.com/watch?v=MOV8mQ1PyhU
Benim sorunum, niyete bakmaksızın, bu gösterilerin yogayı yaygın ve yanlış yorumlamış toplumlarda yapılıyor olması. Aynı yolla, reklamcılıkta soyutlanmış ve idealleştirilen beden imajının kullanılması insanların kendilerine olan saygılarını eksiltici bir etkisi var, bu nedenle bu çarpıcı tanıtımlar yoga pratiğinin amacını şaşırtıyor ve henüz başlamamışların gözünü korkutuyor. Başkalarına ilham vermekle ilgili olarak zorlu yoga pozlarını sergilemenin problemli bir şey olduğunun bende ne zaman ortaya çıktığını hatırlıyorum. Sınıfta bir demonstrasyon yapmam istendi. Odanın ortasında yaptığım handstand (el duruşu) pozunu bitirdikten sonra, öğrenci arkadaşlarım alkışladı ve hoca, “şimdi bu, çalışacağımız şey olacak” dedi. O an kendimle ilgili oldukça iyi hissettim. Bu ‘handstand’i yapabilen odadaki tek kişiydim. Ama dersten çıkıp eve giderken, dehşetle sarmalanmaya başladım. Tam da o an, bedenimde her türden kronik acı duydum ve hayatla dolu bir gerçeğin fena halde içine düştüm. Kendi kendime düşündüm: “Eğer gerçekten üstünde çalıştığımız buysa, o zaman gerçekten başımız belada.” Bu aralar neredeyse tümüyle odak noktam, yoga pratiğinin o zaman kaybolan temel ve incelikli yönleri. Arkadaşlar sık sık endişelenmemem konusunda güven vererek, bu yoga dersinin farklı olacağı imalarında bulunuyorlar. Yine de yeni öğrenciler endişe ve korkuyla içeri giriyorlar. Hemen hemen her zaman bütünüyle travmatik olandan önce bir ya da iki yoga dersinde bulunmuş veya daha önce hiç bulunmamış ama youtube’da bazı korkunç videolar görmüş oluyorlar. Hocaların yoga uygulamasının pozlara erişmek demek olmadığı fikrine sözde bağlılık gösterdikleri zamanlarda bile ders programı hala “başlangıç, orta, ileri” ya da “seviye I-II-III-IV” diyor ve biriyle diğeri arasındaki fark, fiziksel olarak ne yapabildiğin ya da yapamadığın. Geçenlerde ilk yoga dersi için içeri bir beyefendi girdi ve meraktan “sana ‘ileri seviye yoga’ desem, aklına ilk gelen ne olur?” diye sordum. “Benim hiçbir zaman yapamayacağım bir şey” diye cevapladı. “İleri seviye yoga” yı benim gibi sağlıklı hissetmek ve hayattan zevk almak olarak açıklayan biri için ileri seviye yoganın fiziksel maharetin abartılı algısı anlamına geldiği konusundaki yerleşmiş fikir, son derece cesaret kırıcı. Şüphesiz, yoga pozlarını her türlü amaç için kullanmak mümkün. Altı çizilmesi gereken şey şu ki; insanların aynı yoga pozlarını yapıyor olmaları, aynı pratiği yaptıkları anlamına gelmiyor. Aldatıcı olmaya başlayan yer, farkları açıkça ifade etme noktası. Bunun şimdiye kadar duyduğum en iyi tercüme şekli, benim teşvikimle başka stilleri ve yaklaşımları keşfetmeye devam etmeden önce benimle bir süre pratik yapmış olan bir arkadaştan geldi. Yaklaşık iki yıl sonra döndü ve aramızda bir konuşma geçti. Gözlemlemiş olduğu farkları kendi ifadeleriyle bana anlatmasını istedim. “Bazı stiller porno gibi ve bazıları da anlam dolu bir ilişkiye sahip olmaya çalışmak gibi” dedi. Yoganın yakın ve kişiye özel bir ilişki olduğunu iddia ediyorum ve bu da, en şefkatli ve hassas yönlerimize başvurmamız ve en ufak parçamızın bile dışarıda gösterilenlerle ilgilenmemesi demektir. Yoga uygulamasını güçlü kılan şey, dans koreografisine esin kaynağı olma yeteneği değil, insanlara hayatın zorlukları içerisinde çalışmaya yardımcı olma ve iyi olmak için bir yol bulma yeteneğidir. İyi haber şu ki her zaman kolaylıkla bulunabilen ya da baştan çıkarıcı olmasa da eğer yeterince uzun bir zaman araştırırsanız, youtube’da bununla da ilgili bir video bulabilirsiniz. Aşağıdaki videoyu lütfen izleyin 🙂
http://www.youtube.com/watch?v=qX9FSZJu448
(jbrownyoga.com’dan alıntı, Mine Özgen’in çevirisidir.)
Orjinal metin http://www.jbrownyoga.com/blog/2012/06/no-dancers-yoga-youtube